Hollanda’da, konut piyasasında yaşanan hareketlilik dikkat çekiyor. Araştırma kuruluşu Calcasa’nın verilerine göre, bu yıl satılan evlerin yaklaşık dörtte biri, sahipleri tarafından beş yıldan az bir süredir kullanılıyordu. Bu eğilim özellikle apartman dairelerinde daha belirgin bir şekilde görülüyor ve anahtarların hızla el değiştirdiği belirtiliyor.
Calcasa’nın analizine göre, ev sahiplerinin %22’si mülklerini beş yıldan daha kısa bir süre sonra satıyor. 2016 yılında ise bu oran yalnızca %14 seviyesindeydi. 2023’ten itibaren ev satışlarında gözle görülür bir artış yaşandı. Uzmanlar, özellikle müstakil konutların satışındaki artışın, kiralık mülklerini elden çıkaran ev sahiplerinden kaynaklanabileceğini ifade ediyor.
RaboResearch konut piyasası ekonomisti Carola de Groot, “Konut yatırımcıları, kiraya vermenin kârlılığının azalmasıyla birlikte kiralık mülklerini daha sık satıyor. Kira artışlarındaki sınırlamalar ve gelirdeki vergi yükü bu tercihte etkili oluyor,” diyor. Bununla birlikte, apartman dairelerindeki sık devirlerin, bu yapıların daha çok kiraya verilmesiyle de bağlantılı olduğu belirtiliyor.
De Groot, müstakil konut satışlarında dalganın henüz doruk noktasına ulaşmadığını kaydediyor. “Satılan kiralık mülk sayısı hâlâ artışta. Bu eğilimde 2026’nın ikinci yarısına kadar bir düşüş beklemiyorum. 2024’ten bu yana geçici kira sözleşmesi yapmak daha zorlaştı. Artık daha uzun vadeli kira sözleşmeleri yapılıyor ve bu da kiracıların daha uzun süre aynı evde kalmasına yol açıyor.” Bu durumun, önümüzdeki dönemde müstakil konut satışlarının azalmasına neden olabileceği değerlendiriliyor.
Başkent Amsterdam ve Utrecht gibi büyük şehirleri kapsayan Randstad bölgesinde, evlerin el değiştirme hızı ülke ortalamasının üzerinde seyrediyor. Amsterdam ve Utrecht’te tüm evlerin yarısından fazlası son on yılda yeni sahiplerine geçti. Ülkenin diğer kesimlerinde ise bu oran daha düşük seyrederken, Lelystad gibi istisnai şehirlerde ev sahiplerinin %26’sı evini beş yıldan kısa sürede satıyor.
Öte yandan, Hollanda’da uzun süre aynı evde yaşayanların oranı da artıyor. Calcasa, ev sahiplerinin yüzde 35’inden fazlasının şu anki adreslerinde yirmi yıldan uzun süredir oturduğunu tespit etti. Bu oran, on yıl önce %28 seviyesindeydi. Genelde müstakil evlerde yaşayan bu yerleşik nüfusun artışında ise, yaşlanan nüfusun rolü büyük. Uzmanlara göre, bugün yaşlı nesil, genç yaşlarda ev almaya başladığı için genellikle aynı evde uzun yıllar yaşamayı tercih ediyor. Ayrıca, uygun konut bulma zorluklarının da bu eğilimi güçlendirdiği ifade ediliyor.
