Fransa’da metoo hareketi sinema dünyasını sarsıyor

Fransa’da son yıllarda hız kazanan #MeToo hareketi, sinema sektöründeki cinsel taciz ve saldırı olaylarına dair uzun süredir gizli kalan gerçekleri gün yüzüne çıkarıyor. Birçok aktris, daha önce sessiz kaldıkları deneyimlerini paylaşarak, sektördeki sistemik şiddetin artık görmezden gelinemeyeceğini ortaya koyuyor.

Öne çıkan vakalardan biri, 41 yaşındaki Fransız oyuncu Isild Le Besco’nun, ünlü yönetmen Benoît Jacquot hakkında yaptığı açıklamalar oldu. Le Besco, henüz 16 yaşındayken Jacquot ile başladığı ilişkide psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldığını belirtti. Bu itiraf, Fransa’da genç yaşta kadın oyuncular üzerindeki baskı ve sömürüyü yeniden gündeme taşıdı.

Cinsel istismar iddialarıyla gündeme gelen bir diğer isim ise dünyaca tanınmış aktör Gerard Depardieu. Depardieu hakkında açılan davalar, Fransa’da #MeToo hareketinin sadece kadın tanıklıklarıyla değil, aynı zamanda kamusal figürlerin yargılanabilirliğiyle de test edildiği bir döneme işaret ediyor. Sektörde etkili bir figür olan Depardieu vakası, ülke genelinde hem medya hem de hukuk sisteminin bu konudaki tutumunun sorgulanmasına yol açtı.

Hollywood ile kıyaslandığında Fransa’da #MeToo hareketi daha yavaş bir ivme kazanmış olsa da, son zamanlarda artan cesur tanıklıklar ve medya yansımaları bu durumun değişmekte olduğunu gösteriyor. Bu itiraflar sadece sinema sektörünü değil, aynı zamanda Fransız toplumunda kadınlara yönelik şiddete karşı daha yüksek bir farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Hareketin yarattığı bu yeni dalga, sessizliği bozmanın ve adaleti talep etmenin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.