
Belçika’da her yıl yaklaşık 41 bin kişiyi etkileyen ve 7 binden fazla erken ölüme yol açan sepsis, enfeksiyona karşı bağışıklık sisteminin aşırı ve zararlı tepkisiyle ortaya çıkıyor.
Uzmanlar, sepsis konusunda halk arasında farkındalığın düşük olmasının yanı sıra sağlık çalışanlarının eğitiminin ve ulusal önlemlerin yetersizliğinin erken teşhisi güçleştirdiğine dikkat çekiyor.
Flaman Bölgesi ve Valon Bölgesi’nden sepsis hastaları ile sağlık çalışanları, Brüksel’de Dünya Sepsis Günü öncesinde düzenlenen konferansta benzer hikâyelerini paylaştı. Sepsis; bakteri, virüs veya mantar kaynaklı olup tüm yaş gruplarını etkileyebiliyor. Bağışıklığı zayıf bireyler, küçük çocuklar, 60 yaş üstü yetişkinler ve yeni ameliyat geçirenler daha riskli gruplar arasında sayılıyor.
Belirtiler arasında ateş, üşüme, bilinç bulanıklığı, hızlı nabız, düşük tansiyon ve nefes almakta güçlük bulunuyor. Beş yaşından küçük çocuklarda ise beslenme güçlüğü, sık kusma ve idrarda azalma öne çıkan belirtiler arasında.
Uzmanlar, sepsiste erken müdahalenin hayati önem taşıdığını vurgularken, hastanede tedavinin antibiyotikler, serum ve tansiyonu düzenleyici ilaçlarla gerçekleştirildiğini aktarıyor. Bazı hastalar tamamen iyileşirken, kimilerinde yorgunluk, kas ağrısı, organ hasarı, uzuv kaybı ve psikolojik sorunlar kalıcı olarak kendini gösterebiliyor.
13 Eylül Dünya Sepsis Günü öncesinde Belçika Federal Sağlık Bakanı Frank Vandenbroucke, 2024’te önerilen sepsisle mücadele önlemlerinin uygulanması için bir koordinatör atanacağını belirtti. Belçika Sepsis Derneği (Sepsibel) ise ulusal planın daha hızlı hayata geçirilmesini ve diğer ülkelerin de benzer adımlar atmasını talep ediyor. Sepsibel sözcüsü ve sepsis mağduru Ilse Malfait, “Plan hazır ama hâlâ kâğıt üzerinde kaldı; sözden eyleme geçilmeli” dedi.








