
Belçika’da yaşayanların yüzde 18,3’ü yoksulluk veya sosyal dışlanma riskiyle karşı karşıya. Ulusal istatistik kurumu Statbel’in Dünya Yoksullukla Mücadele Günü öncesinde açıkladığı yeni araştırmaya göre, ülkede bu durumdan etkilenenlerin sayısı 2 milyonu aşıyor.
Yoksulluk riski, sosyoekonomik profile göre büyük farklılıklar gösteriyor. Örneğin, düşük eğitimli bireylerin yüzde 33,3’ü risk altındayken, yükseköğretim mezunlarında bu oran yüzde 9,1. İşsizler arasında risk oranı yüzde 68,5’e, çalışmayanlarda ise yüzde 42,1’e ulaşıyor. Çalışanlarda ise bu risk oldukça düşük: yüzde 6,4. Tek ebeveynli ailelerde ise yüzde 38,3’lük bir oran dikkat çekiyor.
Bölgesel farklılıklar da oldukça belirgin. Brüksel’de yaşayanların yüzde 37,3’ü bu riski taşırken, Valon Bölgesi’nde oran yüzde 21,8, Flaman Bölgesi’nde ise yüzde 12,9 olarak açıklandı. Son üç yılda yoksulluk oranı oldukça sabit kaldı: 2021’de yüzde 19, 2022’de yüzde 18,6 ve 2023’te yüzde 18,8 olarak kaydedildi.
Belçika İstatistik Ofisi, bu riski ölçmek için üç kritik gösterge kullanıyor. Bir kişinin risk altında sayılması için bu üç durumdan en az biriyle karşı karşıya olması gerekiyor. İlk gösterge, parasal yoksulluk. 2024 yılı itibariyle, Belçikalıların yüzde 11,4’ü tek başına aylık 1.522 avrodan, iki yetişkin ve iki çocuklu bir ailede ise 3.197 avrodan daha az gelire sahip durumda. İkinci gösterge ise düşük iş yoğunluğu. 2024’te nüfusun yüzde 11,4’ü çalışma potansiyelinin yüzde 20’sinden azını kullandı. Son olarak, ciddi maddi ve sosyal yoksunluk yüzde 6,2’lik bir kesimi etkiledi.
Statbel, yoksulluğun yalnızca gelir meselesi olmadığını vurguluyor. Kurum, “Bu durum, aynı zamanda istikrarlı bir istihdama erişim ve yeterli finansal kaynaklar sayesinde insana yakışır bir barınma, sağlık hizmetleri ve sosyal yaşam imkânını da kapsıyor” açıklamasında bulundu.








