Ağrı’da köylülerin buzlu nehir üzerindeki eşsiz balık avlama yöntemi dikkat çekiyor
Ağrı'nın Çakıroba köyünde yaşayan yöre halkı, kış aylarında buzla kaplı Murat Nehri'nde sıra dışı bir balık avlama yöntemiyle ilgi çekiyor. İl merkezine yaklaşık 25 kilometre uzaklıktaki bu köyde, dondurucu soğuklara rağmen köylüler geleneksel yöntemlerle balık avlamayı sürdürüyor.

Soğuk hava koşullarına rağmen balık avına çıkan köylüler, iki gruba ayrılarak eşsiz bir iş birliği sergiliyor. İlk grup, ellerindeki sopalarla nehrin buzla kaplı yüzeyine vurarak balıkları hareketlendiriyor. Bu sırada ikinci grup, “dirgen tor” adı verilen özel ağlarla nehrin su akan kısmında balıkları yakalıyor.
Köylüler, bu meşakkatli yöntemi atalarından miras kalan bir gelenek olarak sürdürüyor. Ağır kış şartlarında balık avına çıkan köylüler, bazen buz kırılması gibi tehlikelerle karşılaşsa da bu zorluğun üstesinden gelmeyi başarıyor. Avladıkları balıklarla evlerine dönen köylüler, bu geleneği hem bir hobi hem de toplumsal bir etkinlik olarak görüyor.

Köylülerden Cihan Altın, kışın bu geleneksel avlanmayı bir araya gelmek ve kaynaşmak için yaptıklarını ifade ediyor. Altın, “-20 dereceyi bulan dondurucu soğuklarda avlanmak zor olsa da bizim için bu bir alışkanlık. Nehir buzlandığında işlerimiz zorlaşsa da ekip çalışmasıyla üstesinden geliyoruz,” diyor.
Turgay Yaltap ise bu geleneği yaklaşık 15 yıldır sürdürdüğünü ve balık avını eğlence ve zevk için yaptığını belirtiyor. “Avımız bazen bereketli oluyor, bazen de eli boş dönüyoruz. Ancak hava soğuk olsa da burada arkadaşlarla geçirdiğimiz vakit her şeye değiyor,” ifadelerini kullanıyor.
Murat Yaltap da soğuk hava koşullarının balık avlamaya engel olmadığını söylüyor. “Nehir buz tutmuş ama biz yine de balık avlamak için buradayız. Bazen suya düşüyoruz ama bu, bu işin bir parçası,” diyerek zorluğa rağmen bu geleneği yaşatma kararlılıklarını dile getiriyor.
Çakıroba köyünde sürdürülen bu eşsiz yöntem, sadece balık avlamakla sınırlı kalmıyor. Aynı zamanda köylüler arasındaki bağları güçlendiren bir etkinlik olarak görülüyor. Bu gelenek, dondurucu soğuklara rağmen köydeki dayanışma ruhunu sıcak tutmaya devam ediyor.
